Galatasaray´imizin maci vardir, hepimizi bir heyecan sarar. Baslariz internet üzerinden, telefonlarla maci konusmaya
"olum NRW 2 otobüs, BW 1 otobüs, Hollanda 1 otobüs geliyo. bu sefer cok pis olcak" vs. vs., gerekli tribünsel malzemeler hazirlanir (konfetisi, boyasi, pankarti, carsafi, her ne boksa artik) ve beklenirrrr. O beklemek yok mu o beklemek. Vakit gecmek bilmez, geceleri uyunmaz. Hep hayal kurarsin. Misal Hamburg ile mi oynuyoruz? O stadi bir resminden yola cikarak hayal edersin akustigi, cikacak olan sesi. Zaman gecer..
Sabahin köründe bulusma ayarlanmistir tren istasyonunda (münih yada freising). Sabahin köründe herhangi bir is icin kaldirmaya calisin beni cok agresif ve sinirli olurum. Mac günleri zaten uyuyamiyorum, o heycan o sevinc anlatilmaz. Her neyse efendim arkadaslarla yavas yavas bulusulur. Kemik kadro:
Fatih, Seyfo, Eren´dir. Kardesimiz
Alper ve
Yunus da eklendi aramiza gerci, sagolsunlar artik sklen sayisi 5 oldu. =)
Tren yolculugumuz vardir burdan Nürnberg´e, Bayern tayfasinin cogunlugu orda cünkü, ve genelde gidilecek yolun üzerinde zaten. O tren yolculugu´nun uzunlugu bizim sayimiza göre degisir her zaman. Eger kalabaliksak kisa gelir, cünkü sohbet güzeldir
(dimi Seyfooo). Yok eger az kisiysek, mesela 2. O zaman koyuyo hafiften, bazen de uyunur bu tip durumlarda. Yolculuk 1.5 saat ama, normalde.
Nürnberg´e varilir, heycan sarar bünyeyi, sevilenler ile bulusulur. Kader arkadaslari ile. Nürnberg istasyonu´nun ana girisi bulusma yerimizdir her zaman. Gec gelen 5 Euro ödemek zorundadir. Yetismek icin kasilir, yetisilir. Otobüs´ü beklemeye baslariz hepbirlikte. Ayak üstü güzel sohbet döner, ac olan varsa Burger´a gidilir (
"Sami Yen´in orda da Burger var aga, siktir edin simdi MC´Donalds´i"). Hangi tayfalar geliyo anlatilir, kimler eksik tespit edilir.
Otobüs gelmistir. Otobüs bizim icin macin baslama düdügüdür genelde. Herkes begendigi yeri secer özenle, son ihtiyaclar giderilir ve yola cikilir. Nedense ilk saatler/dakikalar bagirilmaz. Kim neyden utanir bilinmez ama bu böyledir ama olsun öyle oldugundan beri yenilmiyoruz avrupada.
"Aga bana bi Efes daha versene" ile birlikte biri girer
"bu sene´de sampiyonluklaaaaaaaaaaaar". Dayanilmaz, dayanamaz kimse buna ve besteye hep bir agizdan giris olur. Gerisi gelir, susulmaz. (Sesi fazla yormayacak sekilde sürer bu macin olacagi sehre kadar).
Mac´ta hayvan gibi bagirilir(kendi tayfam adina konusuyorum ;) ) ve mac bitmistir. Otobüs´e binen ihtiyacini paylasma geregi duyar.
"Susadim lan su yok mu?""Aga basim agriyo" "Mayk bisey yiyelim ya" "Fena sicacagim var" "Offfffff eve gidip, bi dus alip uyumak istiyorum a.k"En büyük cile baslar, dönüs yolculugu. O nasil izdiraptir, nasil ciledir allahim??? Hele hele Ali ayakkabisini cikarmaz mi? Otobüste yasamaya calisan son gaziler de sehitlik mertebesine ulasir, o derece.
Ali bidaha cikarma ayakkabini!! Neyse...
Istisnasiz herkesin sesi kisiktir ama yine de güzel sohbet döner. Suan tam olarak hatirlayamadigim bir sohbet var, fena gülmüstüm. Tüm yolculuk boyunca. (Ali-Aykan-Nonda-Maldini) Bunlarla ilgili bir hikaye ama birisi hatirlatmali, hatirlattiklarinda siz degerli okuyucularimla da paylasacagim.
Otobüste sadece Bayern var ise Nürnberg´e kadar uyunur, yenir, icilir, sicilir. Normaldir. Fakat baska tayfalar da varsa (bknz. Bordeaux otobüsü) fena halde geyik döner. Tabi yaratici Bayern tayfasi her zaman bir gömlek üstündür diger arkadaslarimizdan =) Isin sakasi tabi hepsini seviyoruz, cünkü hepimiz
BIR TAYFAYIZ!"ayva cicek acmis, yaz mi gelecek, BW Bavyera´ya nasil geleceeeeek""bavyera mesgul, ebenizi zikio"ve böle sürer.
Nürnberg´e geldigimizde Nürnberg´li canlarimiz evlerine ayrilirlar. Buradan Memo´ya ekstradan bir tesekkür ediyorum Münih´liler adina!!! Bizi birakmayip yanimizda kaldi sabaha kadar. Biz istemedik ondan böyle bisey ama sagolsun Mehmet´im birakmadi bizi. Gerci gitse bile koymuyo bize artik. Alistik Nürnberg Tren istasyonu´nda demir koltuklarin üstünde yatmaya. Orada uyumanin yasak oldugunu da aci bir sekilde ögrendik. Görevlinin biri gelip dürtükledi "burada uyumak yasak" diye. O an hepimiz düsündük "anani sikeyim almanya" diye. Burasi böle napalim =)
Nürnberg-Münih trenleri en erken saat 8-9 gibi baslar, o yüzden bekliyoruz her seferinde. Nürnberg´deki istasyonu da ezberledik haliyle, her kösesini biliyoruz.
Tren gelir ve eve dönülür. Eve girince bir sevinc bir mutluluk dolar insanin vücuduna. Ayakkabini cikardiginda bir daha giymeyecegine yemin edersin. Ardindan dus zevki ve uyku. Hayatinin en tatli uykusu...
Dus yapmadan önce baska bir zevk daha var aslinda ama simdi ondan bahsetmeyelim, blog´un amacina uygun degil (amaci neyse artik??).
Uyandiginizda ilk is genelde Internet´ e bakmak olur resim ve video var mi acep diye.
Sonra hayat normale döner ve 2 gün sonra özlemeye baslarsiniz arkadaslarinizi ve o güzel deplasmanlari. Son deplasman´dan uzun bir süre gecti ve ben cok özledim, belki de o yüzden yazma geregi duydum. Sürcü lisan ettiysek affola.
BÜYÜKSÜN BE GALATASARAY, SEN OLMASAN TÜM BU GÜZELLIKLER OLMAZDI, TÜM BU GÜZEL INSANLARI TANIMAZDIM BILE!!!Saygilar.